28 Ekim 2010 Perşembe

Mum sönünce koktu diye ölmüş adam...



...sonra adam ölmüş,
nefessizlikten ölmüş adam,
sıkılmaktan,
sesini duyuramamaktan,
tat alamamaktan,
tat verememekten hatta,
tek renk, tek tip insanlardan,
bir taş parçasından ölmüş,
yaprakları döküldü diye,
her gelen gitti diye,
yalnızlıktan ölmüş,
yankılanamamaktan hatta,
bir sürü yapılamamışlıktan ölmüş,
üşengeçlikten,
kendini ifade edememekten,
bir telefon açılmadı diye,
mum sönünce koktu diye,
kendini bıraktı diye ölmüş adam.
utanmış diye,
midesi bulanmış diye,
bu kadar nasıl cesur olduğuna şaşkınlıktan ölmüş...
ilk defa "gitme" dediği için,
ilk defa umudu bittiği için ölmüş...
bakakalmaktan,
donakalmaktan,
yapamamaktan,
okuyamamaktan,
okuduğunu anlamamaktan,
baktığını görememekten,
dalmaktan boğulmuş, ölmüş...
gitme sevdasından,
kalamamaktan,
ama illa ki sevdadan ölmüş...
ömür taşınmalarla geçiyor,
kalpleri de taşınıyor zamanla,
asır durmak acıtıyor,
nereye koyacağını bilememek,
öldürüyor adamı...
adam ölüyor,
ve ne hikmetse kimse fark etmiyor giderken...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder