19 Kasım 2012 Pazartesi

Beni Köyümün Yağmurlarında Yıkasınlar, Tabutuma da Mümkünse Gelinlik Serin :)

Haftasonu yine en yakın arkadaşlarımdan birinin düğün koşturmacasında yitirdim bu zamana kadar biriktirdiğim tüm bekarlık anılarımı... Abi yapıyorum ediyorum, adamın yanında çılgın, aile toplantılarında hanımhanımcık olmayı beceriyorum da bir tek bu zıvanadan çıkma hallerime gem vuramıyorum...

Son zamanlarda bütün arkadaşlarım evleniyor, bi kısmı boşandı, hatta ikinci çocuğunu doğranlar var. Ben anlamıyorum ki bir benim hayatım mı stabil. Hayır evlilik manyağı değilim (son yazdığım bir kaç şeyden böyle anlaşıldıysa hemen zihinleri temizleyin) sadece etrafımdaki insanları evlendirmekten bezdim. Evlenenden değil, etraflarındakilerden...

- Seninkinde dev içerim , - kızım senin düğünde fena dağıtırız, - senin düğünü de burada yapalım, - varrrr yaaa sen ne düğün yaparsın, - eee canım sıra sana geldi artık, yok mu birileri? - organizasyoncu insanın düğünü de yıkılırrr diyen tüm sevdaşlarıma burdan sesleniyorum ki ben düğün müğün etmem arkadaş!

Yorulurum ben bi kere, bi de benim saçım bütün gün öyle kalıp gibi durmaz :) makyajım bozulur, rujumu yerim, gözlerimi kaşırım, bütün gün o bilmem kaç ökçe topukla dolaşamam! Beni yormayın arkadaşım! Domestiğin dibine vurmuş olabilirim ama hiç bir güç bana o pis kokulu kınayı yaktıramaz bi kere. Haaa illa yakılması gerekirse tüm cemiyet kıçına yaksınlar ama bana bulaşmasınlar. Misal beni kimden isteyecek bu zihni görgülü insan, sonra ne diye parmağıma yüzük takacağım için sülale boyu toplanıp samiyetsiz pozlar vereceğiz, sonra tıs tıs İsmail çiftetelli oynasın , Küçük Hanım göbek atsın diye ben ne halt yemeye kişi başı bilmem kaç yüz dolar verip yorgunluktan öleceğim ya...  (Bu arada Tıs Tıs İsmail ve Küçük Hanım gerçek kişilerdir ki kendilerini yolda görsem tanımam)

Geçiniz bunları sevgili dost eşrafı ben sizin kırmızı kurdale ile evden çıkaracağınız, her dk makas kesmedi, kapı açılmadı vs. diye köşe başı haraca bağlayacağınız türden bir adam bulmaya niyetli değilim.



Velasıl, özetlemek gerekirse beni sahnelere gömünüz sevgili okur, sıkılmaktan düğünde sahneye attım kendimi ki ilk defa sahnede dizlerim titredi, sesim de titremiş olabilir emin değilim. Bir de Sibel Can gibi tripler attım ki kameraları kapatın falan diye ... allah beni kahretmesin e mi? öleydim ve beni köyümün yağmurlarında yıkasaydınız daha mı iyiydi? Belki tabutuma gelinliğimi sererdiniz :) Bunu sevdim bak bu benim için yeterince dramatik....

Hadi bakalım, öperrrrlerrr

-Bu satırları yazarken ana konuyu atlamışım ya ben! Miniğimmm, allah bi yastıkta kocatsın :) -

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder